2 Ekim 2010 Cumartesi

Olmadık saatler

Yüzün silindi anılarımdan.
Beyaz tenli,çapkın bakışların siyahında lekelendi.
Ellerin bi başkasına dokunurken,bakışların hep beni karşılardı.
Tesadüflerim sana kurgulu gibiydi.
Olmadık saatlerde, çat diye köşedeki sokakta belirirdin.
Soğuktu rüzgarın, yakıcı derecede esip gürlerdi.
Bedenim sana ait bir kukla gibi şekillendirilmeyi beklerdi.
Kızmadım sana kızamadım.
Öfkelerimi çoktan tüketmişim sana karşı.
Kalbin başka başka çırpınıyordu.
Senin görmediğin gerçeği haykırırcasına,beynine hükmetmeye çalışıyordu.
Saatler sana daldığım zamanlar hep geriden takip eder, tersten haraket ederdi.
Garipti,hemde çok.
Bırakıp gittiğim yerden hep yeniden alırdım saklıma.
Vazgeçmedim yinede!
Maviler bi gün bizim üzerimizde açacak.
Gizliden severek, günaha eşit olmayı denemekti bu.
Bozuldu düzen ve kafamda aynı savaşlar.
Beklentiler karşısındaki o bencil cümleler.
Sustum artık.
İçimden tebessüm ediyorum.
Sana çıkan yollarda şimdi kayıplarıma yanıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder